Devlet Bahçeli: Türkiye Cumhuriyeti’nin bir Kürt sorunu yoktur

Türkiye Cumhuriyeti’nin bir Kürt sorunu olmadığını ve asla da olmayacağının altını çizen MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, var olan sorunun bölücü terör sorunu olduğunu söyledi.

SİYASET 28.10.2024 16:00:00 0
Devlet Bahçeli: Türkiye Cumhuriyeti’nin bir Kürt sorunu yoktur

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Cumhuriyet Bayramı mesajı yayınladı.

Gündemde DEM Parti'ye uzattığı eli ve tarihi çağrıları olan Bahçeli, yine önemli mesajlar verdi.

"TÜRKİYE'DE KÜRT SORUNU YOKTUR"

Türkiye'de Kürt sorunu olmadığını belirten MHP Lideri, "Türkiye Cumhuriyeti’nin bir Kürt sorunu yoktur, asla da olmayacaktır.

Türkiye Cumhuriyeti’nin etnik veya mezhebi bir ağırlığı ve açmazı da yoktur.

Var olan sorun bölücü terör sorunudur, kaldı ki bu ihanetin kökü muhakkak surette kazınacaktır." dedi.

"TÜRK TARİHİNDE YEPYENİ BİR DÖNEM: CUMHURİYET"

Bahçeli'nin açıklamasının tam metni şu şekilde:

"Türkiye Cumhuriyeti bir asrı geride bırakarak, yeni yüzyılın ilk yıl dönümüne güçlü bir vizyon eşliğinde, milli birlik ve dayanışma hissiyatının güvencesi altında, aynı zamanda kuruluş felsefesinin bağlayıcılığı temelinde giriş yapmıştır.

Devir Türk Devri, zaman Türkiye Yüzyılı zamanıdır. Fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür nesiller Cumhuriyet meşalesinin altında hem aydınlanırken hem de geleceğin parlak sayfalarını aralamaktadır.

Türkiye Cumhuriyeti, Türk milletinin aziz ve tarihi varlığının kesintisiz devam edegelen hürriyet ve istiklal davasıyla eklemlenmesinin mümtaz bir eseri, milli kahramanlık ve kader ortaklığının marifetiyle husule gelen muazzez bir egemenlik beratıdır.

Bütün müdafaa imkânlarından mahrumiyet çekilen bir dönemde, hiçbir yokluğa ve yılgınlığa boyun eğmeyen milletimiz dişiyle tırnağıyla, imanıyla iradesiyle, canıyla kanıyla vatana yığılan akur düşmanı önüne kattığı gibi kovalamayı, bunun ardından da hâkimiyetine dayanan yeni Türk devletini kurmayı başarmıştır.

Cumhur, demokrasi sistemi ile devlet şekli demek olan Cumhuriyet'le ayrılmamak üzere kavuşmuştur. Böylelikle birbirini tamamlayan mütareke ve işgal dönemleri kapanmış, Türk tarihinde yepyeni bir dönem başlamıştır.

"GEÇMİŞLE GELECEĞİ BİRLEŞTİREN HALKA"

Aziz Atatürk’ün veciz sözlerle açıkladığı üzere, Türkiye Cumhuriyeti, cihanda işgal ettiği mevkie layık olduğunu eserleriyle ispat etmek için ebediyet güzergâhında harekete geçmiştir.

Evvelemirde Allah’ın inayetine, hemen ardından milletimizin azim ve kararlılığına istinat eden Milli Mücadele kahramanları bir yanda zaferlerin düğümünü çözerken, diğer yanda Cumhuriyet’in fazilet ve fikrini duru vicdanlarında cem ederek yepyeni bir çığırın açılışını bilek ve inanç kudretiyle hayata geçirmişlerdir.

Türkiye Cumhuriyeti, soylu bir milletin “varım ve payidarım” mesajının şehit kanlarıyla ibra ve izharıdır. Türkiye Cumhuriyeti, tarihteki Türk devletler zincirine eklenen halka, geçmişle geleceği birleştiren köprü, egemenlikle milleti tekleştiren son söz, ebedi karar ve irade kuvvesidir.

Kurtuluş yıllarının emsalsiz feragat ve fedakarlıklarıyla kurucu ilkelerini temerküz eden Cumhuriyet’in, yeni yüzyılın ilk yıl dönümünde aynı duruş ve duyuşa ihtiyacı olduğu kaçınılmaz bir gerçektir.

Haksızlığa, hayasızlığa, en şedit saldırılara karşı cephe cephe kazanılmış zaferlerle çatısı örülen Türkiye Cumhuriyeti’nin nefsine ve yabancı telkinlere esir düşenlerin elinde oyuncak olmasına rızamız olmayacaktır.

Tarihin hiçbir etabında, dış düşmanlardan merhamet dilenmeyen Türk milleti, içimize sızmış ve sirayet etmiş nevzuhur azgın iş birlikçilere, onların sonu gelmez tahrik ve tahribatlarına, aynı şekilde hain emel ve hedeflerine elbette taviz vermeyecek, teslim olmayacaktır.

"UZANAN ELİ İDRAK EDEMEMİŞ GÜRUH..."

Türk milletinin uzanan müşfik ve hoşgörülü elini hala idrak edememiş, manasını kavrayamamış, maksadını anlayamamış siyasi güruhun provokatif açıklamaları, hiçbir değer hükmüyle izah edilemeyen sakat pozisyonları yapıcı olmadığı gibi, tam tersine sorumsuz ve yıkıcı mahiyetlidir.

Güney Kürdistan tanımıyla kuzeyini tescilleme arayış ve çabasına girenlerin son şanslarını kullanmaktan özenle imtina etmeleri, ısrarla ayrıştırıcı ve bölücü üsluba sarılmaları hezeyan olmakla birlikte; sahte demokrat, sanal özgürlük ve temelsiz halklar ezberlerini hurdaya çıkarmaktadır.

Ülkemizin komşu coğrafyaları kaynayıp kaosa sürüklenmişken, milli birlik ve kardeşlik tebliğimize direnenler, hala ve inatla terör diline saplanıp kalanlar doğru yolda değildir, sabır ve sebat eşiklerini zorladıklarını görmek mecburiyetindedir.

Türkiye Cumhuriyeti’nin bir Kürt sorunu yoktur, asla da olmayacaktır. Türkiye Cumhuriyeti’nin etnik veya mezhebi bir ağırlığı ve açmazı da yoktur. Var olan sorun bölücü terör sorunudur, kaldı ki bu ihanetin kökü muhakkak surette kazınacaktır.

"TERÖRÜ MİLLİ HAFIZADAN SÖKÜP ATMA HEDEFİ..."

TUSAŞ tesislerine kadar gelip beş kardeşimizi şehit eden teröristlerle, bölücü terör örgütüyle, terörizm patentini kontrolünde tutan bölgesel ve küresel odaklarla yollarını ayırmayan kim ya da kimler varsa demokrasi ve insanlık düşmanlığı ortak paydasında buluşmaları mutlak bir akıbettir.

Terör ve bölücülüğü sadece hayatımızdan değil, milli hafızadan da söküp atma hedefinden cayma, sapma ve savrulma söz konusu değildir.

Şayet buna direnç gösterilirse, eski usul mücadele stratejilerinden çok daha sert, seri ve şiddetli yöntemlerin devreye alınması mukadder hale gelmeli, hiç kimsenin de gözünün yaşına bakılmamalıdır.

Türkiye Cumhuriyeti lütufla, bağışla, ihsanla, ikramla veya piyangodan çekilişle kazanılmamıştır. İç ve dış müstevli cephesinin mütecaviz tahakkümleriyle de sarsılmayacak, sonsuzluk istikametindeki bağımsız ilerleyişinden kesinlikle vazgeçmeyecektir.

Milli birlik ve beraberlik şuurunun perçinlenmesi gereken bugünlerde, herkesin devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne ön şartsız bağlılığı samimi dileğimdir.

"BİN YILLIK KARDEŞLİK"

Bin yıllık kardeşliği yaşayıp yaşatarak Türk ve Türkiye Yüzyılının sütunlarını elbirliğiyle, vicdan ve irade birliğiyle inşa edeceğimize inancım tamdır, tarifsizdir, tahditsizdir.

Temeli Türk kahramanlığı ve yüksek Türk kültürü olan Türkiye Cumhuriyeti sonsuza kadar var olacak, vatan ve millet sevdalılarının emsalsiz mücadeleleriyle korunup kollanacaktır.

Bu duygu ve düşüncelerle, Türkiye Cumhuriyeti’nin banisi, ilk Cumhurbaşkanımız Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü, Milli Mücadele kahramanlarını, TUSAŞ saldırısında şehit olan kardeşlerimizi ve diğer bütün şehitlerimizi rahmet, minnet, şükranla hislerimle anıyorum.

Cenab-ı Allah hepsinden razı olsun diyorum. Büyük Türk milletinin 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nı kutluyor, en kalbi selam, sevgi ve saygılarımı paylaşıyorum."


Yükleniyor

Yükleniyor

Yükleniyor

EKONOMİ
GÜNDEM
1

Ali Yerlikaya'dan operasyon açıklaması

2

Kabine, Beştepe'de toplanacak

3

Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Putin telefon görüşmesi gerçekleştirdi

4

Dervişoğlu’ndan Kılıçdaroğlu’na Akşener tepkisi

5

Erdoğan: Şehit öğretmenlerimizin aziz hatıraları her zaman yüreğimizde