Cumhurbaşkanı Erdoğan, 52 yıldır kapısında bekleten Avrupa Birliği'ne gerektiği zaman cevap verileceğini açıkladı.
Özbekistan’ın Semerkant şehrinde gerçekleştirilen Türk Devletleri Teşkilatı Devlet Başkanları (TDT) 9'uncu Zirvesi çerçevesinde Türk Dünyası Ali Nişanı takdim töreni düzenlendi.
Törende Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Türkmenistan'ın eski Devlet Başkanı ve Ulusal Konseyi Halk Maslahatı Başkanı Kurbankulu Berdimuhammedov'a Türk Dünyası Ali Nişanı takdim edildi.
Erdoğan'a nişanı takdim eden Özbekistan Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev yaptığı konuşmada, "Türk Devletleri Teşkilatı'nda önemli rolünüz oldu. Türk devletlerinin stratejik iş birliğine, Türk halklarının iş birliğine, Türk devletlerinin faaliyetlerine önemli katkılarınız oldu. Bu katkılarınız ve gayretleriniz nedeniyle Türk Devletleri Teşkilatı olarak size ‘Türk Dünyası Ali Nişanı’nı tevcih ediyoruz" ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ise yaptığı teşekkür konuşmasında Türk Dünyası Ali Nişanı'nın şahsına takdim edilmesinden büyük onur duyduğunu belirterek, “Ortak kültürümüzün ve tarihimizin kadim şehri Semerkant’ta bu ödülü almak şahsıma ayrıca bir iftihar vesilesi olmuştur” dedi. Türk dünyasının bugün düne göre daha güçlü olduğunu kaydeden Erdoğan, “Mayasını gönül birlikteliğinin oluşturduğu aile meclisimiz ayakları yere sağlam basan ve geleceği doğru emin adımlarla ilerleyen bir uluslararası teşkilat haline dönüşmüştür” ifadesini kullandı.
Ekonomiden sağlığa, spordan kültüre, siyasetten ticarete vatandaşların hayatına dokunan tüm alanlarda entegrasyon için sarsılmaz bir iradeye sahip olduklarına vurgu yapan Erdoğan, teşkilatın uluslararası alandaki görünürlüğünün de her geçen gün arttığını memnuniyetle müşahede ettiğini söyledi.
Ortak çaba ve özverinin ürünü olan teşkilatın bu seviyeye ulaşmasında emeği geçen herkese bir kez daha teşekkür eden Erdoğan, “Mevcut zorlukların ve meydan okumaların üstesinden müşterek gayretlerimizle geleceğimize canı gönülden inanıyorum” dedi.
Karabağ’da çok ciddi bir mücadele sürdüren ve bu mücadeleyi şu anda alt yapı ve üst yapısıyla en güzel şekilde devam ettiren İlham Aliyev’in mücadele sırasındaki başarılarına dikkat çeken Erdoğan, “Şu an itibarıyla oradaki törenlere de katılmak suretiyle neler yapıldığını yerinde görme imkanım oldu ve bunları yerinde görünce de bir Türk olarak iftihar ettim. Bu kadar kısa zamanda bu kadar başarı bizlere bir gurur meselesidir” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan Özbekistan’da fiziki alt yapı ve üst yapıda ciddi bir değişim gördüğünü belirterek, “Bunlar bizim için bir iftihar meselesidir” dedi.
Erdoğan, Kazakistan Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev ve genç bir lider olarak Kırgızistan Cumhurbaşkanı Sadır Caparov’un da aynı başarıyı sürdüreceğine inancını dile getirdi.
"Avrupa Birliği, kapısında 52 yıl bizi süründürdü"
Konuşmasında AB'nin Türkiye'yi üyelik için oyaladığını gündeme getiren Erdoğan, AB'ye gerektiği zaman gereken cevabın verileceğini vurgulayarak "AB kapısında 52 yıl bizi süründürdüler, hala aynısını yapıyorlar. Ama biz gerektiği zamanda gereken cevabı vereceğiz. Bu ödül şahsıma büyük sorumluluk yüklemektedir." ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasından diğer satır başları ise şu şekilde;
"Teşkilatımızın uluslararası alandaki görünürlüğünün de her geçen gün arttığını memnuniyetle müşahade ediyorum. Mevcut zorlukların ve meydan okumaların üstesinden geleceğimize inanıyorum. Ortak çaba ve öz verimizin ürünü olan teşkilatımızın bu seviyeye ulaşmasında emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.
Özellikle de bu organizasyonda gerçekten ev sahibi konumunda olan Şevket kardeşime çok teşekkür ediyorum, her şeyi ile müstesna bir organizasyon, müstesna bir ev sahipliği. Yeni dönemde görevi üstlenecek Kazakistan Başkanı'na da özgüveni noktasında çok çok başarılar diliyorum görüyorum ki Kazakistan'da da aynı başarıyı sürdüreceğiz.
Karabağ’da çok ciddi bir mücadele sürdüren ve bu mücadeleyi en güzel şekilde devam ettiren İlham Aliyev kardeşimi, bu esnada bu mücadele sırasında iki yıldır neler başardığını, neleri ortaya koyduğunu görüyoruz. Şu an itibariyle defaatle oradaki törenlere de katılmak sureti ile neler yapıldığını yerinde görme imkanım oldu ve bunları tabi görünce de bir Türk olarak iftihar ettim. Bu kadar kısa zamanda bu kadar başarı hakikaten bizlere bir gurur vesilesi oldu.
